Damlanur Büyükşen (Delicia Black) | Yazar Röportajı

, , 6 comments


Herkese merhaba! :)
Yazar röportajlarım kaldığı yerden devam ediyor. 💁🏻‍♀️
Kibir Kraliçesi, Önyargı ve Kafesteki Cennet kitaplarını Delicia Black mahlasıyla bizlerle buluşturan, son kitabı Bir Deli Bahar Rüyası ile eğlenceli dakikalar yaşamamızı sağlayacak Damlanur Büyükşen ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Umarım siz de keyifle okursunuz. 💜





1) Röportajlarımın klasikleşen sorusu ile başlamak istiyorum. Bize biraz kendinden bahseder misin? Damlanur Büyükşen kimdir, günlük hayatında neler yapar? 😊
Tabii 😊 1995 İzmir doğumluyum, Ege üniversitesi Tekstil Mühendisliği bölümü mezunuyum ve Allah nasip kısmet ederse bu sonbaharda aynı bölümde yüksek lisans eğitimime devam edeceğim. Şu an tekstil sektöründe çalışmıyorum, vaktimin çoğunu ailemle evde geçiriyorum. Yazıyorum, okuyorum, el sanatlarıyla, çeşitli hobilerle ilgileniyorum. Bu geçiş döneminin ardından inşallah akademik kariyer basamaklarını tırmanmayı hedefliyorum 😊

2) Umarım hedeflerine ulaşırsın. Şimdi yazar kimliğine dönüş yapalım. Yazmaya nasıl başladın? Seni tetikleyen bir olay oldu mu?
Bu soru benim için cevaplaması çok zor bir soru. Ben henüz okuma yazma bilmezken annemin geceleri bana okuduğu masal kitaplarının sonunu kafamda değiştirirdim. Komşu çocuklarına masallar uydurup anlatırdım. Aynı olay ilkokulda devam etti. Yazmayı öğrenir öğrenmez ikinci sınıfta kısa çocuk öyküleri yazmaya başladım. Lisede okul dergileri, üniversitede wattpad derken bugünlere kadar geldik işte. :D

3) Hayal gücün daha o zamanlar kendini belli etmiş desene. :)  Peki yazdıklarını kitap olarak basılmasına nasıl karar verdin?
Bu benim hep özendiğim ama bana çok uzak olduğunu sandığım bir hayaldi. Ben ortaokul ve özellikle lise yıllarında İzmir kitap fuarında her yıl yazarların imza günleri olduğunda onlara hayran hayran uzaktan bakardım. O fuar alanında imza günüm olması en büyük hayallerimden biriydi. Çok şükür ki bu genç yaşımda gerçek oldu. Ancak konunun ciddi olarak konuşulması bir yayınevinin wattpadden bana mesaj atmasıyla oldu. Ardından ilk üç kitabımın basıldığı Postiga Yayınlarıyla iletişimim yine çok sevdiğim bir yazar olan Öykü Odabaş sayesinde oldu. Sonrasını herkes biliyor zaten :)

4) Hayallerine ulaşmak için çok beklememişsin ne güzel. :) 
İlk 3 kitabını Delicia Black mahlası ile yayınlamıştın, neden mahlas ile yayınlamak istedin? Ve son kitabın Bir Deli Bahar Rüyası’nı ise isminle yayınladığını görüyoruz, böyle bir değişiklik yapman beni meraklandırdı, okurlarında merak etmiştir diye düşünüyorum. Bize bu kararı almandan biraz bahseder misin?
Beni ilk tarihi kurgu yazmak konusunda yüreklendiren şey okul kütüphanesinden alıp okuduğum bir Rita Hunter romanıydı. Kendisinin Türk olduğunu öğrenince demek Türk yazarlar da yazabiliyormuş, hatta basılabiliyormuş kitapları dedim. Ardından Jenifer Royce ve Freya Mclowell geldi. Vardır bir bildikleri dedim, Türk kızı ne anlar İskoç tarihi kurgu yazmaktan demesin okurlar, kitabımı ön yargılardan uzak şekilde ellerine alsınlar dedim ve bende mahlasla çıktım piyasaya. Bir nevi satış stratejisi de diyebiliriz. Ama kısa süre içerisinde kimliğim, adım gizli bir bilgi olmaktan çıktı zaten. Bir de herkes neden kendi adınla değilsin diye sordu çevremde. Kitabın yazarı değil de editörü olduğumu zannedenler bile oldu. Bende bu böyle olmayacak dedim. Zaten artık tarihi kurgu da yazmadığım için mahlas gereksiz geldi gözüme. İsmimi ne kadar erken duyurursam o kadar hayırlı olur benim için diye düşündüm.

5) En merak ettiğim şeylerden birini sormak istiyorum. İlk kitabının basım sürecinde ve eline aldığın ilk anda neler hissettin?
Çok acemiydim, neyin ne olduğunu hiç bilmiyordum. Süreç sırasında kitabın kapağı, editörü, yazı tipi vs. tüm detaylar düşünüldükçe basıma hazırlamak yazmaktan daha zormuş demiştim. Şimdiki aklım olsa o süreç çok daha sancısız olurdu herhalde :D Hiç unutmam elime aldığım ilk anı, İstanbul’a, CNR fuarına gitmiştim ilk imzam için. Bir de ilk defa tek başıma o kadar uzağa gidiyordum, tek başıma uçağa ilk binişimdi. Daha 21 yaşındaydım, yazdığım satırları elime fuar alanında alınca gözlerim dolmuştu. Tarifsiz güzellikte ve bir o kadar da ürkütücü bir duyguydu. Çünkü yazdıklarım ölümsüzleşmişti, bir şeylerin geri dönüşü de yoktu artık.

6) Genel olarak romantik türde kitaplar yazıyorsun, farklı bir türde kitap yazmayı da düşünüyor musun?
Wattpad'de farklı şeyler deniyorum aslında ama henüz okurla buluşan bir şey yok. Tarihi romantikten romantik komediye ancak geçebildik daha basılı kitap olarak :D Benim asıl yazmak istediğim, beni en çok heyecanlandıran fantastik kurgular. Ancak hakkını vererek yazabilmek için kaleminin yeterli seviyeye gelmesini bekliyorum :)

7) Wattpad kullanmıyorum ama şuan denediğin kurguları merak ettim. :) Peki asla yazamam dediğin bir tür var mı?
Erotik kitap. Yetişkin kurgu diye mi geçirmek lazım ne denir tam olarak bilmiyorum ama siz anladınız neyi kast ettiğimi. Hiç benlik değil, okumayı da sevmiyorum, bana feci derecede sıkıcı geliyor. Yazmayı da hiç düşünmedim bile. Sanki kafamda karakterler yaratıp izinsiz şekilde onların yatak odasına girerek onları dikizliyor gibi hissederdim herhalde. Kitap karakteri bile olsalar mahremiyete saygı duyuyorum sanırım ve onların yatak odasını kim niye okumak istesin ki diyorum :D Bunu yazmam ama yazmayı çok isteyip beceremeyeceğimi düşündüğüm tür de gerilim romanı. Polisiye, cinayet, Tess Gerritsen tarzı kitaplar. Çok seviyorum okumayı ama altından kalkamam, benim becereceğim iş değil gibi ne yazık ki.




8) Farklı bir bakış açısıymış gerçekten. :D Hazır karakter yaratmaktan bahsetmişken, kitap yazma sürecin nasıldır? Nelerden ilham alırsın? Kurguyu ve karakterleri oluşturma sürecin nasıl oluyor?
Bir sürü bana ilham veren şey sayabilirim. Dinlediğim bir hayat hikayesi, çevremde gözlemlediğim insanlar, dinlediğim şarkılar, izlediğim filmler, okuduğum kitaplar ya da gün içinde başıma gelen olaylar. Hepsi birer tetikleyici, zaten her kitabıma da hepsinden biraz ekliyorum. Bazen bir gecede geliyor kurgu aklıma, bazen gün içinde başka işlerle meşgulken oluyor. Ben zihnimde her şey canlanıp şekillenmeden, kurgu kafamda final yapmadan oturup yazmıyorum. Önce aklımda yazıp sonra kağıda döküyorum.

9) Çoğu yazarımız aklına gelen kurguyu kaybetmemek adına notlar alır. Senin finali kurgulamadan yazmaman farklılığını bir kez daha ortaya koydu. :) Biraz tur konuğumuz olan Bir Deli Bahar Rüyası hakkında konuşalım. Bahar’ın hikayesini yazmaya nasıl karar verdin?
Ben zaten hep biraz komedi insanıydım. Tarihi kurgu yazarken eğlenceli yanımı okura pek yansıtamıyordum. Arkadaşlarım da sürekli sen bir blog açsana, gün içinde yaşadıklarını orada anlatsana vs diyerek başıma gelen olayları anlatış üslubumu, benzetmelerimi çok seviyorlardı. Bu da bana biraz eğlenceli biri olduğumu düşündürdü. Bu yanımı yansıtabilmek adına Bahar karakterini kaleme aldım. Ona kendimden çok şey kattım, okuyan herkes de fark etti zaten. :)

10) Evet, bu benzerliği ben de fark ettim. Çok eğlenceli bir hikayeydi gerçekten. Kitabı tatlı tatlı okurken bitiverdi, neyse ki devam edecek yazısını görüp mutlu oldum. Hikayenin devamında bizi neler bekliyor, birazcık ipucu verir misin? 😊
Kitabın adını söyleyeyim size ipucu olsun :D Bir Deli Bahar Düğünü olacak. Nazlı, Toprak çiftinin düğününü, Bahar, Selim ikilisini ve ilk kitabın sonunda kurgumuza dahil olan Sinan’ı çok daha fazla okuyabileceğiz. Aile kavramını, aşkı sindiren, büyüyen bir Bahar olacak bu defa. Kafalardaki Bahar evlilik meraklısı, onun istediği evlenmek algısı yerini tamamen Bahar Selim’in meraklısı, onun istediği, âşık olduğu adamla bir ömür mutlu olup aile kurmak olarak değiştirecek. :)

11) Okumak için sabırsızlanıyorum, umarım çok fazla beklemeyiz. :) 
Peki kitap okumayı sever misin? En sevdiğin tür hangisi?
Kitap okumaya bayılırım, ben bir okuma bağımlısıyım. Ama mesleki deformasyon mu oldu nedir, her kitabı okuyamıyorum. Eskisine göre çok zor beğeniyorum. Yazar bunu keşke şöyle yazsaydı vs diyorum ya da dili beni kendisine bağlayamayabiliyor. Eskiden ne bulsam okurdum. Lise yıllarında günde bir kitap bitirirdim muhakkak her gün. Şimdi bir de yazmaya ayırmam gerekiyor vaktimi. Ama ille de şu türü severim dediğim bir tür yok. Ben her türü severim kişisel gelişim kitapları hariç :D

12) Kişisel gelişime ben de ısınamadım bir türlü. :D 
Ne yazsa okurum dediğin ya da kendine rol model olarak seçtiğin bir yazar var mı?
Jane Austen idolüm. On beş yaşından beri hayranım kendisine. Hem kalemine hem de karakterine imreniyorum. Ama bilmiyorum belki çeviri hatasındandır da, iki kitabını sırf o yazdı diye okudum. Okumadığım bir iki kitabı kaldı zaten de, benim favorim Gurur ve Önyargı ile Emma. Diğerleri de güzel yer yer dikkatimin dağıldığı kısımlar olsa da ancak bu ikisi tartışmasız çok güzeldi. :) Modern yazarlardan da Kristin Hannah muazzam işler yapıyor. Herhalde ben şu an onun onda biri bile olamam. Yine onun da favorim olan kitapları var, diğerleri kadar bana hitap etmeyenler de var kurgu olarak ancak kalemi tartışmasız çok güzel.

13) Okuduğun kitaplardan birindeki evrene girme şansın olsaydı hangi kitabı seçerdin?
Ben bir tarihi kurgunun içinde geçmiş yüzyıllara gitmek isterdim ya da fantastik bir evrene, kurt adamların vampirlerin, kâhin ve büyücülerin arasına. Madem bir macera yaşayacağım hakkını vermek isterdim yani :D Ama hangi kitaplar olduğu bana kalsın ;) 

14) Kitaplarını okumayanlar için kısaca bahsetmek ister misin?
Bu soru cidden çok zor ama :( İlk iki kitabım İskoç tarihi kurgusu ve 14. Yy da geçiyor. Neyime güvendim de o kadar eski bir yüzyılla başladım yazmaya hiç bilmiyorum :D Cahil cesaretiymiş deyip geçiyorum. Üçüncü romanım 16. yy İngiliz kurgusu, yine saraylarda geçen bir tarihi kurgu romantik. BDBR ise bizden, samimi, gerçeklik hissi uyandıran hayatın içinden naif bir romantik komedi :)

15) Son olarak okurlarına bir şeyler söylemek ister misin?
Güzel yorumlarıyla, destekleriyle hatta hayır dualarıyla onlar iyi ki varlar. Çok alıştım hepsine, Allah hayatımda eksikliklerini hiç göstermesin inşallah. Hepsini çok ama çok seviyorum.




ENLER


En Sevdiğin Kitap?
Çalıkuşu, Gurur ve Önyargı
En Sevdiğin Yazar?
Jane Austen
En Sevdiğin Şarkı/Şarkıcı?
Çok fazla var :)
En Sevdiğin Film?
Titanik, Bridget Jones serisi :D
En Sevdiğin Dizi?
Poldark
En Sevdiğin Yemek?
Karnıyarık, dolma, yaprak sarma, etli ekmek, İskender… Bilmiyorum çok var :D
En Sevdiğin Renk?
Erguvan ve mavi
En Sevdiğin Hayvan?
Kuşlar ve atlar :)


6 yorum:

  1. Yazmak insanın geninde olmalı demek ki:) Güzel röportaj olmuş elinize sağlık. Yazar arkadaşa da başarılarının devamını dilerim

    YanıtlaSil
  2. ayyyy ne güzel yaaa sohbete de kendisine de bayıldıııım. saoool :)

    YanıtlaSil
  3. Damlanur büyükşen röportajı çok güzeldi çok teşekkürler.

    YanıtlaSil